Bali’deki bir otelde turistler için gösteri ve terapiye zorlanan beş yunustan dördüne el konuldu. Dolphin Project’ten Richard O’Barry ve yerel makamlar tarafından otel havuzundan aşamalı olarak kurtarılan yunuslar, deniz içinde inşa edilen yeni koruma alanında rehabilitasyona alındı.
Tesiste tutsak edilen yunuslardan biri, kurtarma operasyonu başlamadan önce, Ağustos ayında hayatını kaybetmişti. Operasyon, popüler bir turizm merkezi olan Bali’de turistlerin eğlencesi için esaret altında tutulan kaplanlardan kaplumbağalara kadar 1.500’den fazla tutsak hayvanın dramına bir kez daha dikkat çekti.
8 Ekim 2019 – Richard O’Barry önderliğinde, dünya çapında yunus parklarının kapatılması için mücadele veren Dolphin Project, Cakarta Orman Bakanlığı ve Cakarta Hayvanlara Yardım Ağı (JAAN) ile işbirliği halinde, esaretten kurtarılan yunuslar için Bali’de deniz içinde koruma alanları oluşturdu.
Yaklaşık dokuz hafta önce başlayan kurtarma operasyonunun ilk etabında, Melka Excelsior Otel’de esir tutulan iki yunusla birlikte diğer hayvanlara el konulmuş, geride kalan iki yunusun taşınma işlemleri için sağlık durumlarının iyiye gitmesi ve deniz koruma alanının tamamlanması beklenmişti.
Otel havuzunda tutsak edildikleri süre boyunca turist eğlencesi olarak kullanıldılar. ©️ DolphinProject.com
Hükümet desteğiyle deniz koruma alanı kuruldu
Bali’nin kuzeyindeki Lovina bölgesinde faaliyet gösteren Melka Otel’in havuzundan ilk kurtarılan yunuslar Rocky ve Rambo oldu. Sanur’da deniz içinde inşa edilen geçici koruma alanına taşınan yunuslar burada karantinaya alındı. Dolphin Project’e göre, doğal deniz suyuyla yeniden temas eden yunuslarda iyileşme süreci hemen gözle görülür bir hal aldı. Halihazırda sağlık durumları iyi olan yunuslar uzman bir ekip tarafından yakından takip ediliyor. Yunuslarda gelişmelere olup olmamasına bağlı olarak yeniden doğaya dönüp dönemeyeceklerine karar verilecek.
Dewa, yıllar sonra ilk kez yeniden denizle buluşuyor. ©️ DolphinProject.com
Birkaç gün önce otel havuzundan kurtarılan son iki yunus ise Johnny ve Dewa. Esaret altında sağlıklarını büyük ölçüde yitiren ve son derece zayıf olan bu iki yunustan biri kör olmuş durumda; klor zehirlenmesinden kaynaklandığı düşünülüyor. Diğerinin ise neredeyse hiç dişi yok. Yalnızca beş dişi kalmış olan Dewa’nın vücudu, havuzdaki kırık seramikler üzerinde gösteri yapmaya zorlandığı için yara bere içinde.
Dewa’nın vücudundaki çizikler. ©️ DolphinProject.com
Sağlık durumları rehabilitasyon için uygun olmadığından iki yunus, birkaç hafta içinde kendileri için inşa edilen sabit deniz koruma alanında koruma altına alındı. Tesiste daha önce yunus eğitmeni olarak görev yapan personel, Dolphin Project ekibine, Orman Bakanlığı yetkililerine, JAAN çalışanlarına ve deniz memelisi uzmanı bir veteriner hekime yardım ederek yunusların zarar görmeden koruma alanına transferini sağladı.
Esaret altında geçen yılların ardından denizle yeniden buluşan yunuslar, kendilerine verilen taze balıkları yedikten sonra etrafı keşfe koyuldu. Ric O’Barry, özellikle havuzda agresif davranışlar gösteren Dewa’nın denizle ilk temas sonrası sakin davranışlar sergilediğini belirterek “Esaretten kaynaklanan ruh sağlığı sorunlarını burada bir derece giderebileceğimizi umuyorum. Artık dalgaları ve yağmuru hissedecek, denizdeki tüm sesleri duyabilecekler,” dedi.
Johnny ve Dewa için inşa edilen sabit koruma alanı. ©️ DolphinProject.com
Bajul Koyu yakınlarında Endonezya hükümeti tarafından tahsis edilen sessiz ve temiz bir koyda oluşturulan koruma alanı, sağlık durumlarında iyileşme görülmediği takdirde, Johnny ve Dewa’nın evi olacak. Burada, insan sömürüsünden ve etkisinden uzak ve huzurlu bir ortamda ömür boyu koruma altında olacaklar.
Kör olan Johnny’nin dişleri de yok. Çok büyük ihtimalle denize geri dönemeyecek. ©️ DolphinProject.com
Yıllar sonra denizle ilk temas. ©️ Richard O’Barry Facebook sayfası
Bali Yunuslarını Özgür Bırakın
Melka Otel’de süregelen hayvan esareti, ilk kez 10 yıl önce Blood Dolphin$ belgeselinin çekimleri sırasında Lincoln O’Barry ve Femke den Haas tarafından ortaya çıkarılmıştı. Sahada görev yapan Dolphin Project ekipleri, yıllardır Endonezya’daki yunus esaretini sonlandırmak için çalışırken, aynı ekip tarafından başlatılan “Bali Yunuslarını Özgür Bırakın” (Free Bali Dolphins) kampanyası da, gezici yunus sirklerinin perde arkasındaki vahşete ve eğlence adı altında hayvan sömürüsüne dikkat çekmeyi amaçlamıştı.
Bali havalimanındaki esaret karşıtı reklam panosu. ©️ DolphinProject.com
Farkındalık çalışmalarnın bir parçası olarak Endonezya çapında özgürlük mesajları içeren duvar resimleri yapıldı, Bali havalimanında dijital reklamlar paylaşıldı ve gezici bir kukla tiyatrosu kuruldu. Dolphin Project ekibi, bir yandan savunuculuk faaliyetlerine odaklanırken, bir yandan da farkındalık ve eğitim çalışmaları yürüterek esaret endüstrisinin gerçek yüzünü turistlere ve Endonezya halkına göstermeye çalıştı.
Özellikle Rus ve Avustralı turistlerin uğrak yeri olan Melka Otel’deki yunus gösterisi, yunusla terapi ve yüzme aktivitelerinin sonlandırılmasıyla bu dört yunus için bambaşka bir hayat yeni başlıyor. Bundan böyle yunuslar, ödül olarak ölü balık yemek için takla atmak zorunda kalmayacak, küçücük havuzlarda esaretin olumsuz etkilerini yaşamaya zorlanmayacaklar.
Koruma alanlarında yunusların beslenme, sağlık ve bakım masraflarının düzenli karşılanabilmesi için dünya çapında pek çok insan bağışta bulunuyor. Bali yunuslarına destek olmak için siz de bu bağlantıdan bağış yapabilir, bu umut veren özgürlük öyküsünün bizzat parçası olabilirsiniz.
Kaynaklar: Dolphin Project & Stuff & Yahoo News
Çeviri ve Derleme: Yunuslara Özgürlük Platformu