Kaş’taki yerel sivil toplum kuruluşları, İnceboğaz mevkiindeki yunus parkına karşı yürüttükleri kampanyanın bir parçası olarak, Nisan ayında düzenledikleri protesto yürüyüşünden sonra, bölgedeki okullarda eğitim seminerlerine başladı.
Eğitimlerin amacı, yunusların gösteri havuzlarına değil, doğal yaşam ortamları olan denizlere ait olduğuna dair çocukları ve gençleri bilinçlendirmek.
Kaş’taki yunus parkı 2010 yılından beri işletmeye kapalıydı. Bu tesiste gösteri yaptırılan Tom ve Misha, aynı yıl Hisarönü’ndeki ufacık bir beton havuza transfer edilmiş ve hayatlarının en zor günlerini bu havuzda geçirmişlerdi. Born Free tarafından kurtarılan ve Gökova’daki bir deniz sahasında rehabilite edilen yunuslar, Mayıs ayı başında ait oldukları Ege’nin mavi sularına geri dönmüştü.
Geçtiğimiz yılın Aralık ayında ise, Kaş’ta boşalan deniz kafesine Bodrum’daki yunus parkından 4 yunus getirildi. Buna karşılık, Kaş’taki STK’lar ve Yunuslara Özgürlük Platformu biraraya gelerek kamuoyunu ve Kaş’lıları bilgilendirmek amacıyla iki farklı bilgilendirme toplantısı ile Nisan ayında gerçekleştirilen kapsamlı bir eylem düzenledi.
Mayıs ayı sonunda tesisin, resmi işletme izni olmadan müşteri kabul ettiği ortaya çıktığında ise, kamuoyu baskısı arttı ve Kaş Belediye Başkanlığı tesisi geçici olarak mühürleyerek işletmenin yasadışı faaliyetlerini sonlandırdı. Ancak deniz sahasında yer alan tesisin, aynı zamanda Denizcilik Müşteşarlığı’ndan izin alma olasılığı nedeniyle parkın yeniden açılma ihtimali olduğu söyleniyor.
Kaş’taki okullarda seminer
İlgili bakanlıklara yasal baskıyı sürdüren ve kamuoyunu bilinçlendirmeye devam eden Kaş’lı STK’lar ve Yunuslara Özgürlük Platformu, bu kez Kaş’taki okul çocuklarına yönelik farkındalık yaratmak için biraraya geldi. Doğaya ve doğal yaşama duyulan saygının ilk adım olarak okullarda verilebileceğini düşünen STK’lar, okul çocuklarına yönelik bir dizi seminer düzenledi.
Deniz memelilerine, özellikle de yunuslara odaklanan eğitimler, farklı yaş gruplarındaki çocuklar için özel olarak hazırlandı ve Kaş’taki üç lise ile iki ilkokulda düzenlendi. Eğitimlerde, esaret altındaki yaşam koşullarıyla doğal yaşam ortamlarındaki yaşam koşulları fotoğraflar ve videolar eşliğinde anlatıldı. Seminerler, çocukları ve gençleri, dürbünlerini alıp ücretsiz “yunus gözlem turlarına” katılmaya davet ederek son buldu. Bu ücretsiz turların amacı, yeni nesilleri bilet satın alarak yapay gösterilere ve yanlış bir sevgi anlayışına değil, canlıları, özellikle de yunusları, doğada zaman geçirerek, doğal yaşam ortamlarında gözlemlemeye teşvik etmek.
Kaş çevresindeki diğer okullar da, yaz aylarında dalış tekneleriyle gerçekleştirilecek olan ücretsiz gözlem turlarına davet edilecek. Seminerler ise, gözleme çıkmadan önce bu kez teknede gerçekleştirilecek.
Temmuz ayında ise, seminerlerde ve gözlem turlarında çekilen fotoğraflardan oluşan bir sergi Kaş’ta düzenlenecek.
Bir sonraki adım ne olmalı?
Türkiye’de sayıları 10 adet olan yunus parklarının tamamı, Türkiye’nin de altına imza attığı uluslararası sözleşmelere aykırı. Yunusların yakalanması ve alıkonması aynı zamanda Türkiye’nin iç mevzuatında yer alan Hayvanları Koruma Kanunu’na da aykırı. Türkiye’nin dört bir yanındaki sivil toplum kuruluşları, artık ülkede yeni bir yunus parkının açılmaması, bu tesislerin tek tek kapatılması ve geleceğe yönelik türlerin korunmasını amaçlayan ilgili yasal düzenlemelerin yapılması talebiyle uzun süredir çalışmalarını sürdürüyor.
Siz de yunus gösterilerine gitmeyerek fark yaratabilirsiniz ve “bilet yerine, bir çift dürbünü tercih edebilirsiniz!”
Daha detaylı bilgi: www.yunuslaraozgurluk.com
İletişim:
Kaş Sualtı Derneği
Belma Tosun
Konuyla ilgili basında çıkan haberler için:
Başbakanlık Basın-Yayın Enformasyon