Lummi yerli halkı “akrabalarının” izinsizce kaçırılıp çok küçük bir tankta tutulduğunu ve bunun yasa dışı olduğunu söyledi.
Haber: Jane Dalton Çeviri: Ata Türkoğlu (Independent Türkçe)
28 Temmuz 2019 – ABD’de Kızılderili kabile üyeleri, katil bir balinayı yarım yüzyıldır esir tutan Miami akvaryumuna dava açmaya hazırlanıyor.
Tarihin en büyük katil balina avından hayatta kalan son balina Lolita, ülkenin en küçük balina tankı olduğu söylenen havuzda yaşıyor ve izleyiciler için numaralarını sahneliyor.
ABD’nin kuzeybatı kıyılarının eski yerlileri Kızılderili Lummi kabilesi, katil balina sürülerinin sakinleriyle derin bir manevi ortaklığa ve “akrabalık bağlarına” sahip olduklarını belirti.
Kabileden iki yerli, 49 yıl önce “akrabalarını” o zamanın 20 bin doları (bugünkü parayla yaklaşık 113 bin TL) karşılığında satın alan Miami Seaquarium’a karşı yasal işlem başlatmayı planlıyor. Lolita, 1970 sonlarında Washington eyaletindeki Puget Boğazı’nda yakalanan 7 katil balinadan biriydi.
Akvaryumun emektar katil balinayı izinsizce “kaçırdığını” ve o günden beri de yasaların belirttiğinin altında küçük bir tankta tuttuğunu söylüyen yerlilere göre, Lolita’nın tankı yaklaşık 25 metre uzunluğa ve 10 metre genişliğe sahip, derinliği de 6 metre civarında.
Emektar katil balinanın tankında dalış yapamadığı çünkü tankın derinliğinin yalnızca balinanın boyu kadar olduğu iddia ediliyor.
Lolita’nın esaretine karşı çıkanlar 48 yıl boyunca günde iki kez gösteri yapan balinanın artık “emekli” olmasını ve deniz bilimcileri tarafından tasarlanıp inşa edilecek korumalı bir koya bırakılmasını istiyor. Balinanın ailesiyle tekrar bir araya gelebileceğini ve “hak ettiği hareket alanını ve arkadaşlığı sonunda bulabileceğini” söylüyor.
Eylemi başlatan üyeler yaptıkları açıklamada “Gerekli araştırmayı tamamladık ve Native American Graves and Repatriation Act’e (Yerli Amerikalılara ait alanların korunması ve eşyaların sahiplerine geri verilmesi yasası) göre balinanın geri dönüşü için dava açacağız” dedi.
Katil balinanın sahipleri tarafından “tarif edilemez derecede acımasız şartlarda tutulduğunu ve ona kar aracı gibi davranıldığını” da ekleyen grup sözlerini şöyle sürdürdü:
O kutsal bir varlık, ticari mal değil ve bizim akrabamız. Kendi tarihimizden çocukken aileden çalınmanın ya da kayıp bir çocuğa sahip olmanın nasıl bir his olduğunu biliyoruz.
Haberin tamamını Independent Türkçe web sitesinde okuyabilirsiniz.
Video: Bellingham Herald