Son yıllarda yunus parkları adı altındaki işkence merkezlerinin gerçek yüzünü gösteren, pek çok kişinin tepkisini çeken bazı fotoğraf ve videolar sosyal medyada paylaşılıyor.
Yunus parklarındaki havuzların veya akvaryumlardaki tankların, yunuslar içindeyken ve su seviyesi yok denecek kadar azken temizlenişini gösteren bu fotoğraf ve videolar, aslında ABD ve Avrupa’daki yunus parklarında da ayda en az bir kez yapılan rutin bir uygulamayı gözler önüne seriyor.
Yazı: Ric O’Barry – Dolphin Project kurucusu
Kuru zeminde bekletilmeleri iç kanama sebebi
Bu tesislerde tutsak edilen yunuslar, sayfadaki video ve fotoğraflarda da görüldüğü üzere, havuzları temizleme ve su seviyesini azaltma aşamasında, su olmadan beton zeminde bırakılıyor. Karaya vurmuş ve boğuluyor gibi görünen yunuslar, sert zeminde bir süre durdukları için her seferinde kasları eziliyor, bu da ateşin yükselmesine ve iç kanamaya neden oluyor.
Japonya’daki tüm yunus parkları bu işlemlerden geçerken, dünyanın pek çok yerindeki akvaryumlar da bu şekilde çalışanlarca temizleniyor. Deniz içindeki kapalı alanlarda teller ardında tutulan yunuslar ve diğer türler ise, etraftan sürekli geçen deniz araçları ve kıyılardaki kirlilik nedeniyle benzer bir deneyimi her daim yaşıyor. SeaWorld gibi bazı tesislerin ise, temizlik sırasında yunusları aktardığı alternatif havuzları olabiliyor.
Çinli fotoğrafçı Huang-Ju Chen tarafından çekilen bu fotoğraflarda çalışanlar havuz dibi ve çevresindeki kir tabakalarını ve yosunları temizlerken, yunusların susuz zeminde öylece bırakıldığı görülüyor.
Huang-Ju, “Bu uygulamayı ilk gördüğümde çok büyük bir şok yaşadım. Çalışanların yunusların durumunu önemsememesini ve havuzu doldurmak için acele etmemesine inanamadım,” diyor.
Burada gördüklerimiz için anahtar kelime aslında yunusların “esaret altında tutulmaları”. Uçsuz bucaksız okyanuslarda özgürce ve sürüsüyle yüzen bir yunus 50 yıl kadar yaşarken, tutsak bir yunus ufacık bir havuzda daireler çizerek amaçsızca ve çaresizce yüzmeye çalışır. Denizlerde balık peşinde günde ortalama 160 km yüzebilen bu hayvanlar için çoğu zaman böylesi tutsak bir yaşamın sonu depresyona ve hatta intihara varır.
En büyük akvaryumlarda bile tutsak yunusların yüzebileceği alan, doğal yaşam ortamlarındakinin 10 binde 1’i kadardır (1/10.000).
Bu nedenle, ister içi suyla dolu olsun, ister geçici süreyle boşaltılmış olsun, yunusların ve diğer deniz canlıların havuzlarda veya etrafı ağlarla çevrilmiş kapalı deniz alanlarında esaret altında tutulması kabul edilemez. Çünkü bu tür ticari işletmeler, açık kaldıkları sürece, en temel hayvan haklarını ihlal etmeye devam edecekler.
Derleme/düzenleme: Yunuslara Özgürlük Platformu