Hayvan hakları söz konusu olduğunda her gün akıl almaz hak ihlalleriyle karşılaştığımız dünyada bugün, Tayland’da hindistan cevizi toplamak için köle olarak kullanılan maymunların trajedisinden bahsedeceğiz.
PETA tarafından Tayland’da yapılan gizli çekimler Temmuz ayında, doğadan ve ailelerinden koparılan maymunların zincire vurularak işkenceyle eğitildiğini ve hindistan cevizi toplamaya zorlandığını ortaya çıkardı. Araştırma sırasında, hayvanların kronik stres kaynaklı psikolojik rahatsızlık belirtileri gösterdiği gözlendi.
Tayland’daki hindistan cevizi çiftliklerinde tespit edilen zulmü bugün özellikle paylaşmak istedik çünkü bugün Dünya Maymun Günü. Maymun ve primatlarla ilgili dünya çapında farkındalık oluşturabileceğimiz, onların özgürlüğünü ve yaşam hakkını ellerinden alan endüstrileri, tesisleri ve uygulamaları fark edip hayatımız boyunca sömürünün bir parçası olmamaya karar verebileceğimiz önemli bir gün.
PETA Asia ekibi Tayland’daki sekiz hindistan cevizi çiftliğinde yürüttükleri kapsamlı araştırmanın sonucunu Temmuz ayı başında dünya kamuoyuna duyurdu: Tayland’ın en büyük hindistan cevizi sütü üreticileri olan Aroy-D ve Chaokoh, hindistan cevizi toplamak için maymunları doğal yaşam alanlarından koparıp çiftliklerde hindistan cevizi toplamaya zorluyor ve eğitim süreçlerinde hayvanlara işkence ederek maymunların akıl sağlığını yitirmelerine neden oluyordu.
Araştırma, aynı zamanda maymun eğitim merkezlerinde ve hindistan cevizi toplama yarışmasında hayvanlara yapılan eziyeti de belgeledi.PETA’nın duyurusu dünya hayvan hakları gündemine otururken, aynı zamanda perakende ve gıda sektörlerinde de büyük ses getirmişti. Tayland’daki bazı hindistan cevizi çiftliklerinde süregelen hayvan sömürüsünün Temmuz sonunda ortaya çıkmasının ardından ABD, İngiltere, Hollanda, Almanya ve Tayland’da faaliyet gösteren Walgreens, Boots, Duane Reade, Waitrose, Morrisons, Sainsbury’s, Asda, Tesco ve Cost Plus World Market gibi 17 binden fazla süpermarket, Tayland çıkışlı hindistan cevizi sütü üreticisi Aroy-D ve Chaokoh markalarının hindistan cevizi ürünlerinin satışını iptal etmişti.
Maymun sömürüsü ve Anormal Tekrarlayan Davranışlar (ARB)
PETA’nın araştırmasına göre, hindistan cevizi çiftliklerinde çalıştırılmak için yuvalarından koparılan maymunlar genellikle yavrular arasından seçiliyor. Yasadışı bir şekilde ailelerinden çalınan ve çoğunluğu makak türü olan maymunlar, tesislere getirildikten sonra kalın metal tasmalarla bağlanıp uzun süre zincirleniyor.
Atıklar ve kendi dışkılarıyla çevrelenmiş alanlarda hareket özgürlükleri kısıtlanan hayvanların diğerleriyle sosyalleşmesine veya hayatlarını idame ettirecek herhangi bir şey yapmalarına izin verilmiyor. Son derece akıllı ve sosyal hayvanlar olan maymunlar bu çiftliklerde yavaş yavaş akıl sağlıklarını yitiriyor.
Bunun bir belirtisi de, tıpkı hayvanlı sirklerde, hayvanat bahçelerinde veya yunus parklarında olduğu gibi Anormal Tekrarlayan Davranışlar (ARB). Yani videoda da görüldüğü üzere, esaretin yarattığı kronik stres ve can sıkıntısıyla zincirlendikleri yerde çaresizce dönüp durmaları ve ileri geri hareket etmeleri.
Eğitim işkencesi, cezalandırma ve diş çekme
Yavru maymunlar eğitimler sırasında korku ve acı dolu anlar yaşıyor. Günde 1000 hindistan cevizi toplamak için sayısız kez ağaca çıkmaya zorlandıkları yetmiyormuş gibi, oldukça ağır olan hindistan cevizlerini bükerek koparmaları ve hindistan cevizleriyle yere atlamaları bekleniyor. Bu süreçte çoğu yüksek ağaç tepelerinden düşüyor.
Maymunlar eğitmenlerine karşı kendilerini savunmaya kalktığında ise köpek dişleri çekiliyor.
Bazı eğitmenler hayvanlar üzerinden daha fazla kâr etmek için onları sirk ve gösterilerde kullanıyor. Bisiklet sürme ve basket atma gibi doğalarında olmayan hareketleri yapmaya zorlanan maymunlar yerli ve yabancı turistleri eğlendirmek için de sömürülüyor.
Gizli PETA araştırmacılarından biri bazı maymunların içinde hareket edemeyecekleri kadar dar kafeslerde taşındıklarını, bazılarının ise arkası açık kamyonetlerde yoğun yağmurdan korunamayacak şekilde yine kilitli kafeslerde transfer edildiklerini aktarıyor. Hatta bu süreçte bir maymunun kafesten çıkmak için çılgına dönmüş bir şekilde telleri sarstığını da ekliyor.
Tayland “tropik cennet” mi?
Bir çiftlikte çalışanlardan biri PETA araştırmacısına Aroy-D ve Chaokoh markaları için çalıştıklarını söylerken, bir diğer sektör çalışanı da Tayland çıkışlı hindistan cevizlerinin çoğunun maymunlar tarafından toplandığını belirtiyor. Dolayısıyla Aroy-D ve Chaokoh markalarını satın alan, hatta Tayland çıkışlı hindistan cevizi sütü, yağı veya unu satın alan herhangi biri farkında olmadan bu sömürüyü ve işkenceyi desteklemiş oluyor.
Brezilya, Kolombiya ve Hawaii gibi hindistan cevizi endüstrisinin geliştiği diğer ülkeler, hidrolik asansör ve platform sistemleri kullanarak rıza gösteren çalışanlar aracılığıyla hindistan cevizi topluyor ya da fazla uzamayan türdeki hindistan cevizi ağaçlarını yetiştiriyorlar.
PETA Tayland merkezli hindistan cevizi şirketlerine yaptığı çağrıyla, herhangi bir aşamada maymun kullanmadıklarını ve bundan böyle kullanmayacaklarını kanıtlamalarını istiyor.
Engel olmak için ne yapabiliriz?
Hayvancılık endüstrisinde hayvanlara gizli kapılar ardında yapılan zulmü reddetmek ve bu zulme ortak olmamak için Aroy-D, Chaokoh ve Tayland çıkışlı diğer markaların hindistan cevizi ürünlerini (yağ, un, süt, vb.) almamak, bunun yerine maymunları kullanmayan Brezilya, Hawaii, Kolombiya, Hindistan ve Filipinler gibi ülkelerden temin edilen bitkisel ürünleri almak, bu sömürüye ortak olmamak için atabileceğimiz ilk adımlardan biri.
Aroy-D ve Chaokoh markalarının hindistan cevizlerini maymun kullanmayan şirketlerden temin etmeleri için de bu bağlantıda yer alan sayfanın en altındaki kampanyayı imzalayarak bu sömürüye son verme çağrısına katılabilir, boykot mesajını ilgili diğer mercilere ulaştırabilirsiniz.
14 Aralık Dünya Maymun Günü’nü türlerin özgürlüğüne mal olan, yok oluşuna sebep olan yaşam tarzımızı ve tüketim alışkanlıklarımızı sorgulamak için bir fırsat olarak görebiliriz.
Hayvanları doğal yaşam alanları ve doğuştan gelen haklarıyla birlikte savunmak için çaba harcarken, bireysel ve kurumsal düzeyde beslenme, giyim, kozmetik ve her türlü tüketim alışkanlarımızda bilinçli ve etik kararlar almak için de adım atmalıyız. Çünkü dünyanın neresinde olursak olalım, her birimizin çeşitli seviyelerde payının olduğu yıkıcı insan faaliyetleri, mevcut ekonomi ve ticaret ağıyla birleştiğinde, insan dışı hayvan türlerine ve doğal yaşam alanlarına akla hayale gelmeyecek şekilde zarar vermeye devam ediyor.
Bu tahribata engel olmak için gereken değişim önce bizden başlıyor.
Kaynaklar: Peta.org, Peta.org.uk, Vegan News